Tarih: Haziran 2004 | Sayı:
İlerici Gençlik Sayı:7
RÜZGAR DA VAR YELKEN DE

Öncesi ve sonrasıyla 1 Mayıs 2004
Türkiye işçi sınıfı 1 Mayıs 2004'den de alnının akıyla çıkmayı başardı. Emek güçleri açısından bakılacak olduğunda, son yıllarda görmeye alışılan 1 Mayıslardan oldukça farklı bir eylem vardı bu yıl. İstanbul'da, son yedi senedir Çağlayan çukuruna sokulmuş olan, 1 Mayıs uzun bir aradan sonra yine şehrin merkezinde halkla birlikte kutlandı. 1996 Kadıköy 1 Mayıs'ından sonra yeniden "gerçek" meydanlara dönülebilmiş olması gecikmeli ama bir o kadar önemli bir kazanım. İçinden geçmekte olduğumuz dönem düşünülecek olduğunda bu gelişmenin önümüzdeki günler için daha kazanımların yolunu açtığı görülecektir. Ne varki yine, bu yıl gerçekleştirilen 1 Mayıs tartışmaları sonucunda emek hareketi içinde ortaya çıkmış olan çatlak mutlaka kapatılmalı ve sınıfın birliği korunmalıdır.
Gençlik taleplerini yükseltiyor
Saraçhane mitinginin gösterdikleri bu kadarla sınırlı değil. 1 Mayıs alanına bakılacak olduğunda genç sayısının ne kadar fazla olduğu hemen görülecektir. Öğrenci, işçi, mahalleli çok sayıda genç alandaki kitlenin önemli bir bölümünü teşkil ediyordu. Bu Türkiye'nin kaderi. Dünya'dan 1 Mayıs manzaralarına bakıldığında Türkiye'nin farkı hemen belli olur. Çok azında 1 Mayıs gösterilerine bizdeki kadar genç katılır. Oysa ki Türkiye'deki 1 Mayıslarda geleneksel olarak gençliğin ciddi bir ağırlığı vardır. Bu yıl da gençlik ağırlığını hissettirdi. Şaşılacak bir şey yok. Paralı eğitimden işsizliğe; toplumsal eşitsizlikten yoksulluğa kadar pek çok sorunun öncelikli muhatabı olan aynı gençlik. Gençlik cephesinde sorunlar çığ gibi hızla büyüyor ancak umut ışığı hala gözükmüyor. İşte meydanlara akan onca genç 1 Mayıs'lara biraz da bu ışığı görmek için geliyor. Devrimciler açısından, 12 Eylül'den bu yana bu arayışa tatmin edici bir yanıt üretilemediği ortada. Hemen hemen her eylemde görmeye alıştığımız falan üniversiteden, liseden yada işyerinden öğrenciler pankartları arkasında yürüyen örgütsüz gençlerin varlığı bu arayışın devam ettiğini göstermektedir.
TÜM-İGD'nin güncel durumu ve olanaklarımız
Bu arayışa cevap olmak için ortaya çıkan TÜM-İGD Saraçhane mitinginde, kuruluşunun henüz ikinci yılında olmasına rağmen epey bir yol kat emiş olduğunu kanıtladı. Geçtiğimiz yıla göre daha coşkulu ve örgütlü bir şekilde alanda yer alan TÜM-İGD örgütlülüğünü günden güne geliştirdiğini de kanıtlamış oldu. Ancak bu bir rahatlama payesi olarak görülmemeli. Hedeflerin büyüklüğü düşünülecek olduğunda yapılacak işlerin sayısı düne göre artmıştır. İlerici gençlik sadece miting alanları ya da eylemlerde değil yaşamın bütün alanlarında aynı devrimci coşkuyu, kararlılığı hayata yansıtmak zorunda. Yaşamın içine doğrudan girmeyen geniş gençlik kesimleri içinde bulunmayan, onlarla birlikte nefes alıp vermeyen bir gençlik örgütü sadece bir tabela veya bir flamadan ibaret demektir. Oysa ki ilerici gençlik daha büyük hedeflerle çapını büyütmek kabuğunu kırmak zorunda. Bu da daha fazla örgütlenme ve kitleselleşmeyle mümkündür. Özetle 1 Mayıs 2004, 1 Mayıs 2005'e giden çetin yola kapı aralamıştır.
Bardağın yarısı
İlerici gençlik cephesinde, yapılması gerekenler ve şimdiye kadar yapılanlar göz önüne alındığında henüz bardağın yarısı bile doldurulmuş değil. Ancak Saraçhane mitingi göstermiştir ki gençliğin taleplerine uygun adımlarla gelişmekte olan ve gençlik muhalefetini ileriye taşıma iddiasında olan bir gençlik örgütü var. Yeni sloganları, bayrakları ve günden güne artan yeni yüzleriyle dinamik ve umut vaat eden canlı bir örgüt. Bu örgüte rüzgar olacak, ilerilere götürecek özverili kadrolar hem TÜMİGD kortejinin içinde hem meydanlarda hem de okul, fabrika ve mahallelerde yeni yeni nefes almaya başlamıştır. O halde şimdi yelkenleri rüzgarla doldurma zamanı.
Tam yol ileri!
Türkiye işçi sınıfı 1 Mayıs 2004'den de alnının akıyla çıkmayı başardı. Emek güçleri açısından bakılacak olduğunda, son yıllarda görmeye alışılan 1 Mayıslardan oldukça farklı bir eylem vardı bu yıl. İstanbul'da, son yedi senedir Çağlayan çukuruna sokulmuş olan, 1 Mayıs uzun bir aradan sonra yine şehrin merkezinde halkla birlikte kutlandı. 1996 Kadıköy 1 Mayıs'ından sonra yeniden "gerçek" meydanlara dönülebilmiş olması gecikmeli ama bir o kadar önemli bir kazanım. İçinden geçmekte olduğumuz dönem düşünülecek olduğunda bu gelişmenin önümüzdeki günler için daha kazanımların yolunu açtığı görülecektir. Ne varki yine, bu yıl gerçekleştirilen 1 Mayıs tartışmaları sonucunda emek hareketi içinde ortaya çıkmış olan çatlak mutlaka kapatılmalı ve sınıfın birliği korunmalıdır.
Gençlik taleplerini yükseltiyor
Saraçhane mitinginin gösterdikleri bu kadarla sınırlı değil. 1 Mayıs alanına bakılacak olduğunda genç sayısının ne kadar fazla olduğu hemen görülecektir. Öğrenci, işçi, mahalleli çok sayıda genç alandaki kitlenin önemli bir bölümünü teşkil ediyordu. Bu Türkiye'nin kaderi. Dünya'dan 1 Mayıs manzaralarına bakıldığında Türkiye'nin farkı hemen belli olur. Çok azında 1 Mayıs gösterilerine bizdeki kadar genç katılır. Oysa ki Türkiye'deki 1 Mayıslarda geleneksel olarak gençliğin ciddi bir ağırlığı vardır. Bu yıl da gençlik ağırlığını hissettirdi. Şaşılacak bir şey yok. Paralı eğitimden işsizliğe; toplumsal eşitsizlikten yoksulluğa kadar pek çok sorunun öncelikli muhatabı olan aynı gençlik. Gençlik cephesinde sorunlar çığ gibi hızla büyüyor ancak umut ışığı hala gözükmüyor. İşte meydanlara akan onca genç 1 Mayıs'lara biraz da bu ışığı görmek için geliyor. Devrimciler açısından, 12 Eylül'den bu yana bu arayışa tatmin edici bir yanıt üretilemediği ortada. Hemen hemen her eylemde görmeye alıştığımız falan üniversiteden, liseden yada işyerinden öğrenciler pankartları arkasında yürüyen örgütsüz gençlerin varlığı bu arayışın devam ettiğini göstermektedir.
TÜM-İGD'nin güncel durumu ve olanaklarımız
Bu arayışa cevap olmak için ortaya çıkan TÜM-İGD Saraçhane mitinginde, kuruluşunun henüz ikinci yılında olmasına rağmen epey bir yol kat emiş olduğunu kanıtladı. Geçtiğimiz yıla göre daha coşkulu ve örgütlü bir şekilde alanda yer alan TÜM-İGD örgütlülüğünü günden güne geliştirdiğini de kanıtlamış oldu. Ancak bu bir rahatlama payesi olarak görülmemeli. Hedeflerin büyüklüğü düşünülecek olduğunda yapılacak işlerin sayısı düne göre artmıştır. İlerici gençlik sadece miting alanları ya da eylemlerde değil yaşamın bütün alanlarında aynı devrimci coşkuyu, kararlılığı hayata yansıtmak zorunda. Yaşamın içine doğrudan girmeyen geniş gençlik kesimleri içinde bulunmayan, onlarla birlikte nefes alıp vermeyen bir gençlik örgütü sadece bir tabela veya bir flamadan ibaret demektir. Oysa ki ilerici gençlik daha büyük hedeflerle çapını büyütmek kabuğunu kırmak zorunda. Bu da daha fazla örgütlenme ve kitleselleşmeyle mümkündür. Özetle 1 Mayıs 2004, 1 Mayıs 2005'e giden çetin yola kapı aralamıştır.
Bardağın yarısı
İlerici gençlik cephesinde, yapılması gerekenler ve şimdiye kadar yapılanlar göz önüne alındığında henüz bardağın yarısı bile doldurulmuş değil. Ancak Saraçhane mitingi göstermiştir ki gençliğin taleplerine uygun adımlarla gelişmekte olan ve gençlik muhalefetini ileriye taşıma iddiasında olan bir gençlik örgütü var. Yeni sloganları, bayrakları ve günden güne artan yeni yüzleriyle dinamik ve umut vaat eden canlı bir örgüt. Bu örgüte rüzgar olacak, ilerilere götürecek özverili kadrolar hem TÜMİGD kortejinin içinde hem meydanlarda hem de okul, fabrika ve mahallelerde yeni yeni nefes almaya başlamıştır. O halde şimdi yelkenleri rüzgarla doldurma zamanı.
Tam yol ileri!