Tarih: 29.09.2012 | Kategori:
Kadın
KESK'li tutuklu kadınlarla dayanışmayı yükseltelim
Ankara Kadın Platformu gerçekleştirdiği eylemle 9'u tutuklu 15 KESK'li kadının 4 Ekim 2012'de Ankara Adliyesi'nde görülecek davası öncesi, tüm kadınları dayanışmaya çağırdı.
KCK davası kapsamında, yürüttükleri sendikal faaliyet ve kadın hakları mücadelesinden dolayı yargılanan 15 KESK üyesi kadının davası 4 Ekim Perşembe günü başlıyor. Dava öncesi Ankara Kadın Platformu üyeleri aynı zamanda platform üyesi olan arkadaşları için 4 Ekim tarihinde Ankara Adliyesi önünde tutuklu KESK'li kadınlarla dayanışma eyleminde olacakları çağrısında bulundu.
Yüksel Caddesi Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde saat 18.00'de yapılan basın açıklamasında platform üyeleri, iddianame suç delili olarak sunulan etkinliklerin Ankara Kadın Platformu ve Ankara Barış için Kadın Girişimi'nin düzenlediği etkinlikler olduğunu ve suç olarak sunulan tüm etkinlikleri Platforma üye bütün kadınların katıldığı vurgulandı.
Hatice Erbay ve İlke Işık Sadıç'ın birlikte okuduğu metinde, Ankara Kadın Platformu'nun 40'a yakın örgütün bir araya gelerek oluşturduğu, ortak eylem ve söz ürettiği, birlikte kadın mücadelesi yürüttüğü bir zemin olduğuna dikkat çekildi. "Biz kadınların ortak karar ve iradesi ile ortaya çıkan, birlikte emek vererek organize ettiğimiz eylemlerin; bazı talimatlar sonucu yapıldığını ileri sürmek, öncelikle kadın ve barış mücadelesinin öznesi olan bizleri yok saymaktır" denilen açıklamada, bu ülkede barış istemenin insan olmanın bir gereği olduğu söylendi.
Platform üyesi kadınlar iddianamede belirtilen, Berçelan Yaylasında barış nöbeti tutmak, Ankara ve İstanbul'da barış talepli toplantı ve atölyeler yapmak, İran'da idam edilmek istenen Zeynep Celaliyan için adalet istemek etkinlikleri eğer suç kapsamına giriyorsa bu suçu kendilerinin de işlediğini vurguladı.
Kadınlar son olarak, "Barış istemenin, kadın ve Kürt olmanın suç olduğu tek ülkede yaşıyoruz. Bu nedenle inatla ve ısrarla barış istemek, bu mücadelede aramızdan çekip alınan kadın arkadaşlarımızın yanında olduğumuzu göstermek için 4 Ekim tarihinde Ankara Adliyesi önünde olacağız. O güne kadar da sokakta, işte, her yerde tutuklu kadın arkadaşlarımıza özgürlük için haykıracağız. Kadınlar olarak, 2 Ekim saat 12.00'de Ankara Adliyesi'nde oturma eyleminde, 4 Ekim tarihinde de Ankara Adliyesi Özel Yetkili Mahkeme önünde Barış nöbetinde olacağız" dedi.
Yapılan açıklamanın ardından eylem halaylar ve sloganlarla devam etti.
KCK davası kapsamında, yürüttükleri sendikal faaliyet ve kadın hakları mücadelesinden dolayı yargılanan 15 KESK üyesi kadının davası 4 Ekim Perşembe günü başlıyor. Dava öncesi Ankara Kadın Platformu üyeleri aynı zamanda platform üyesi olan arkadaşları için 4 Ekim tarihinde Ankara Adliyesi önünde tutuklu KESK'li kadınlarla dayanışma eyleminde olacakları çağrısında bulundu.
Yüksel Caddesi Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde saat 18.00'de yapılan basın açıklamasında platform üyeleri, iddianame suç delili olarak sunulan etkinliklerin Ankara Kadın Platformu ve Ankara Barış için Kadın Girişimi'nin düzenlediği etkinlikler olduğunu ve suç olarak sunulan tüm etkinlikleri Platforma üye bütün kadınların katıldığı vurgulandı.
Hatice Erbay ve İlke Işık Sadıç'ın birlikte okuduğu metinde, Ankara Kadın Platformu'nun 40'a yakın örgütün bir araya gelerek oluşturduğu, ortak eylem ve söz ürettiği, birlikte kadın mücadelesi yürüttüğü bir zemin olduğuna dikkat çekildi. "Biz kadınların ortak karar ve iradesi ile ortaya çıkan, birlikte emek vererek organize ettiğimiz eylemlerin; bazı talimatlar sonucu yapıldığını ileri sürmek, öncelikle kadın ve barış mücadelesinin öznesi olan bizleri yok saymaktır" denilen açıklamada, bu ülkede barış istemenin insan olmanın bir gereği olduğu söylendi.
Platform üyesi kadınlar iddianamede belirtilen, Berçelan Yaylasında barış nöbeti tutmak, Ankara ve İstanbul'da barış talepli toplantı ve atölyeler yapmak, İran'da idam edilmek istenen Zeynep Celaliyan için adalet istemek etkinlikleri eğer suç kapsamına giriyorsa bu suçu kendilerinin de işlediğini vurguladı.
Kadınlar son olarak, "Barış istemenin, kadın ve Kürt olmanın suç olduğu tek ülkede yaşıyoruz. Bu nedenle inatla ve ısrarla barış istemek, bu mücadelede aramızdan çekip alınan kadın arkadaşlarımızın yanında olduğumuzu göstermek için 4 Ekim tarihinde Ankara Adliyesi önünde olacağız. O güne kadar da sokakta, işte, her yerde tutuklu kadın arkadaşlarımıza özgürlük için haykıracağız. Kadınlar olarak, 2 Ekim saat 12.00'de Ankara Adliyesi'nde oturma eyleminde, 4 Ekim tarihinde de Ankara Adliyesi Özel Yetkili Mahkeme önünde Barış nöbetinde olacağız" dedi.
Yapılan açıklamanın ardından eylem halaylar ve sloganlarla devam etti.