Tarih: Haziran 2002 | Sayı:
İlerici Gençlik Sayı:1
Üniversiteliler YÖK'e Karşı Koalisyon Kurdu.
2002 yılının Nisan ve Mayıs ayları İstanbul ve Ankara üniversitelerinde olduğu gibi İzmir'de de YÖK ( Yüksek Öğrenim Kurulu) Yasa Tasarısı'nın protesto edilmesiyle geçti. Halen meclis gündeminde bulunan ve üniversiteleri baştan sona paralı hale getirerek, öğretim üyelerini holding patronlarının memuru, öğrencileri de tekellerin müşterisi yapmayı hedefleyen tasarıya karşı geçtiğimiz aylar içerisinde irili, ufaklı çok sayıda eylem ve etkinlik gerçekleştirildi. Ancak İzmir'de yapılan çalışmalar içerisinde bu alana dair atılan en önemli adımsa, hiç kuşkusuz, "Yök ve Yasa Tasarısı'na Karşı Öğrenci Koalisyonu" isimli bir öğrenci birliğinin oluşturulmasıydı.
Özellikle Dokuz Eylül Üniversitesi , Ege Üniversitesi ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü'nde okuyan ilerici, devrimci, demokrat öğrencilerin katılımıyla oluşturulan Koalisyon, farklı fakülte ve yüksek okullardan öğrencileri bir araya getirerek yasanın protesto edilmesi için bir zemin oluşturdu. Öğrenciler tarafından sergilenen bu dayanışma çok uzun süreden beri yüksek öğrenim gençliğinin yaşadığı parçalanmışlık ve dağınıklığı aşma noktasında diğer illerdeki ilerici öğrencilere de örnek olmaya aday gözüküyor. Özünde üniversiteleri sermayeye peşkeş çekmekten başka herhangi bir amacı olmayan yeni YÖK Yasa Tasarısı'nın kanunlaşması halinde üniversiteliler üzerindeki sosyal ve ekonomik baskılar daha da artmış olacak. Bu yasayla gerçekleştirilmeye çalışılan nihai amaç üniversitelerin özelleştirilmesidir. Üniversite öğretim üyeleri ve öğrencilerin sermaye üretim sürecine doğrudan katılmaları üniversitelerde (zaten can çekişen) bilimsel üretimin tümüyle kapitalizmin hizmetine sunulması ve eğitimin paralı hale getirilmesine zemin hazırlamaktadır. Bu yasa getireceği yeni düzenlemelerle üniversite gençliğini beyinleri iğdiş eden bir eğitim sistemi içerisinde tek tipleştirerek kapitalizmin gönüllü neferi haline getirmeyi hedeflemektedir. İşte bütün bu saldırılara karşı bizler üniversitelerden ilerici gençler olarak, işçi sınıfımızdan aldığımız güce dayanarak, "aykırı" sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.
Özellikle Dokuz Eylül Üniversitesi , Ege Üniversitesi ve İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü'nde okuyan ilerici, devrimci, demokrat öğrencilerin katılımıyla oluşturulan Koalisyon, farklı fakülte ve yüksek okullardan öğrencileri bir araya getirerek yasanın protesto edilmesi için bir zemin oluşturdu. Öğrenciler tarafından sergilenen bu dayanışma çok uzun süreden beri yüksek öğrenim gençliğinin yaşadığı parçalanmışlık ve dağınıklığı aşma noktasında diğer illerdeki ilerici öğrencilere de örnek olmaya aday gözüküyor. Özünde üniversiteleri sermayeye peşkeş çekmekten başka herhangi bir amacı olmayan yeni YÖK Yasa Tasarısı'nın kanunlaşması halinde üniversiteliler üzerindeki sosyal ve ekonomik baskılar daha da artmış olacak. Bu yasayla gerçekleştirilmeye çalışılan nihai amaç üniversitelerin özelleştirilmesidir. Üniversite öğretim üyeleri ve öğrencilerin sermaye üretim sürecine doğrudan katılmaları üniversitelerde (zaten can çekişen) bilimsel üretimin tümüyle kapitalizmin hizmetine sunulması ve eğitimin paralı hale getirilmesine zemin hazırlamaktadır. Bu yasa getireceği yeni düzenlemelerle üniversite gençliğini beyinleri iğdiş eden bir eğitim sistemi içerisinde tek tipleştirerek kapitalizmin gönüllü neferi haline getirmeyi hedeflemektedir. İşte bütün bu saldırılara karşı bizler üniversitelerden ilerici gençler olarak, işçi sınıfımızdan aldığımız güce dayanarak, "aykırı" sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.
