Tarih: 16.07.2007 | Kategori:
İşçi - Sendika
Silivri, Çanta'da bulunan Sanovel Fabrikası'nda çalışan işçiler Petrol-İş'e üye olmuşlardı. Ağır çalışma koşulları, asgari ücret ve sigorta dışında hiçbir haklarının olmaması yüzünden sendikaya üye olarak örgütlü bir mücadele yolunu seçen işçilere karşı patronun tutumu düşmanca oldu.
Fabrika sahibi daha hiçbir konuyu görüşmeden işçileri çıkarmaya başladı. Yapılan bu haksızlığa karşı 190 Sanovel işçisi de 4 Haziran 2007 tarihinde direniş kararı almışlardı.
Direnişlerinin 39. gününde, Birlik Dayanışma Hareketi ile birlikte TÜM-İGD olarak Sanovel işçilerine destek olmak amacıyla Çanta'daki Sanovel Fabrikası önündeydik.
Fabrika önüne indiğimizde sloganların atıldığı sendika yöneticilerinin konuştuğu coşkulu bir karşılama yaşandı. Atılan sloganların ardından Birlik Dayanışma Hareketi adına bir konuşma yapan Fatma Şenden, Sanovel işçilerinin haklı ve güçlü direnişinde yanlarında olduğumuzu ve her zaman kendilerine destek vereceğimizi belirtti. Daha sonra direniş çadırlarında işçilerle sohbet etme imkanı bulduk. Bizlere iş yerindeki zorlu çalışma koşullarını, direnişe başlama süreçlerini, karar alındıktan hemen sonra nasıl hep beraber direnişe çıktıklarını ve bu güne kadar hiç fire vermediklerini anlattılar. Hep bir ağızdan söylenen marşlar ve atılan sloganlar sohbete renk ve coşku kattı.
Fabrikada üretim durmuş vaziyette!
Gerçekleştirilen direniş sonucunda fabrikada üretim durmuş vaziyette. İçeride ancak beyaz yakalı personel üretim yapmaya çalışıyor. Ancak bu şekilde kapasitenin çok azı kullanılabildiği gibi bu şekilde üretilen ilaçların güvenilirliği de kalmıyor. Bu sıkıntıyı atlatmak için patron yoğun bir işçi arayışına girmiş vaziyette. Fakat direnişin 39. günü olmasına karşın fabrikada çalışacak işçi bulamıyorlar. Üretim durması üzerine Sanovel'in rakipleri ilaçların benzerlerini piyasa sürmeye başladı. Bununla birlikte doktorlar da Sanovel'in ilaçlarını yazmamaya, mümessilleri ile görüşmemeye başlarken bazı eczaneler ise direnişe destek olmak üzere Sanovel ilaçlarını satmamaya başladı.
Sanovel işçileri 39. gününe ulaşan direnişleri sayesinde gördüler ki işçiler örgütlü olduktan ve başarıya ulaşacakları yolundaki kararlarını koruduktan sonra yapamayacakları hiçbir şey yoktur.
Yaklaşık 2 saat kaldığımız Sanovel işçisinin yanından yine işçi sınıfının dayanışmasını haykıran sloganlarla ve bu haklı direnişlerinin her zaman yanında olduğumuzu söyleyerek ayrıldık.
İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!
Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği!
Fabrika sahibi daha hiçbir konuyu görüşmeden işçileri çıkarmaya başladı. Yapılan bu haksızlığa karşı 190 Sanovel işçisi de 4 Haziran 2007 tarihinde direniş kararı almışlardı.
Direnişlerinin 39. gününde, Birlik Dayanışma Hareketi ile birlikte TÜM-İGD olarak Sanovel işçilerine destek olmak amacıyla Çanta'daki Sanovel Fabrikası önündeydik.
Fabrika önüne indiğimizde sloganların atıldığı sendika yöneticilerinin konuştuğu coşkulu bir karşılama yaşandı. Atılan sloganların ardından Birlik Dayanışma Hareketi adına bir konuşma yapan Fatma Şenden, Sanovel işçilerinin haklı ve güçlü direnişinde yanlarında olduğumuzu ve her zaman kendilerine destek vereceğimizi belirtti. Daha sonra direniş çadırlarında işçilerle sohbet etme imkanı bulduk. Bizlere iş yerindeki zorlu çalışma koşullarını, direnişe başlama süreçlerini, karar alındıktan hemen sonra nasıl hep beraber direnişe çıktıklarını ve bu güne kadar hiç fire vermediklerini anlattılar. Hep bir ağızdan söylenen marşlar ve atılan sloganlar sohbete renk ve coşku kattı.
Fabrikada üretim durmuş vaziyette!
Gerçekleştirilen direniş sonucunda fabrikada üretim durmuş vaziyette. İçeride ancak beyaz yakalı personel üretim yapmaya çalışıyor. Ancak bu şekilde kapasitenin çok azı kullanılabildiği gibi bu şekilde üretilen ilaçların güvenilirliği de kalmıyor. Bu sıkıntıyı atlatmak için patron yoğun bir işçi arayışına girmiş vaziyette. Fakat direnişin 39. günü olmasına karşın fabrikada çalışacak işçi bulamıyorlar. Üretim durması üzerine Sanovel'in rakipleri ilaçların benzerlerini piyasa sürmeye başladı. Bununla birlikte doktorlar da Sanovel'in ilaçlarını yazmamaya, mümessilleri ile görüşmemeye başlarken bazı eczaneler ise direnişe destek olmak üzere Sanovel ilaçlarını satmamaya başladı.
Sanovel işçileri 39. gününe ulaşan direnişleri sayesinde gördüler ki işçiler örgütlü olduktan ve başarıya ulaşacakları yolundaki kararlarını koruduktan sonra yapamayacakları hiçbir şey yoktur.
Yaklaşık 2 saat kaldığımız Sanovel işçisinin yanından yine işçi sınıfının dayanışmasını haykıran sloganlarla ve bu haklı direnişlerinin her zaman yanında olduğumuzu söyleyerek ayrıldık.
İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!
Yaşasın işçilerin birliği, halkların kardeşliği!