Tarih: 11.08.2012 | Kategori:
Gençlik
İlerici gençlerin düzenlediği 5. İlerici Gençlik Yaz Kampı üçüncü gününde(11.08.2012) çeşitli etkinliklerle devam ediyor. Giderek yoğunlaşan etkinlik programında bugün, doğa tahribatının hızla arttığı ve yakıcı bir problem olan HES'ler, "Su ve direniş" ve "Anadolu'da HES mücadeleleri" adlı panelle başladı. Ardından atölyelerle, eğlenerek öğrenen ilerici gençler, 78'in engin denizi Harun Karadeniz yoldaşın ve TKP emektarı aynı zamanda TKP 1920 kurucularından, engin çınarımız Bekir Karayel yoldaşın portrelerini yaptı. Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven de kampı ziyaret ederek İlerici Gençliğe çalışmalarında başarılar diledi.
HES'lere geçit yok!
İlerici gençlerin gün içindeki ilk etkinliği olan "Su ve direniş", "Anadolu'da HES mücadeleleri" adlı panelle başladı. Doğa gönüllüsü Ahmet Tuncay'ın katılımıyla gerçekleşen panelde, HES projesi hakkında bilgi verildi. Su kaynakları üzerinde yapılacak olan barajlar, sulama kanalları ve HES'lerin yüksek kazanç getiren faaliyetler olduğuna dikkat çeken Tuncay, "Türkiye'nin elektrik ihtiyacımı varki 2000 kadar HES projesi faaliyete geçirilmeye çalışılıyor. Aynı şey barajlar içinde geçerli 200'ün üzerinde baraj yapılması planlanıyor. Bu projelerin bazıları su tutma imkanının olmadığı alanlarda, deprem ve tarihsel miras alanlarında yapılmak isteniyor" dedi.
Şirketlerin HES konusunda uzman olmasa bile haritadan istedikleri yeri belirleyip su üzerine HES kurabildiklerini ifade eden Tuncay, uluslararası şirketlerinde projelere dahil olduğunu ve bunun sonucunda suyun emperyalist şirketlercede talanına zemin hazırlandığını belirtti. Tuncay, şirketlerin aldıkları HES kredisini üç yılda tamamlayıp proje alanlarını 40 yılllığına kiraladığı için devasa boyutlarda kazanç elde ettiklerini söyledi. Tuncay HES'lerin iş imkanı sağlamanın tersine işsizliğe neden olacağını söyledikten sonra HES getireceği zararları şu şekilde sıraladı: Köylülerin topraklarına el konularak köylüler zorunlu göçe tabi tutulacak, tarım yok edilecek, toprak veriminin azalması ile meyve ve sebze fiyatlarında artış olacak, çiçekler yok olurken arıların soyu tükenecek, üretilen elektriğin taşınması için dikilecek olan direkler doğa tahribatına neden olacak.
Atölyeler devam ediyor...
Yarın gösterim yapacak olan drama, ritim, folkor ve sanat atölyeleri hazırlıklarına hız kesmeden devam ediyor. Sanat atölyesi katılımcıları bugün ilk kez düzeledikleri atölyede, kampın ana başlığı olan barış, kardeşlik ve eşitlik şiarını sanatsal bir perspektifle yorumladı. Ardından üretime geçen ilerici gençler, resim, şiir ve besteler yaptı.
İlerici gençler, işçi, öğrenci ve liseli atölyelerinde tartışmaya devam ediyor
Bugün işçi öğrenci ve liseli atölyelerinin ikinci oturumu tartışmalarla devam etti. İşçi atölyesi, yeni katılanların kendilerinden ve işyeri bilgilerinden bahsetmesiyle başladı. Önceki sene yapılan işçi atölyesinde alınan kararlar değerlendirildi. İş kanunu hakkında bölgelerde yapılan tartışmalar aktarıldı. Bununla birlikte mahallelerde yapılan işçi çalışmalarının durum değerlendirilmesi yapıldı. Gelecek dönem için projelerini tartışancak işçiler, yarın atölyelerine devam edecek.
Öğrenci atölyesindeyse, üniversitelerdeki deneyimler ve sorunlar konuşuldu. Alan çalışmalarının nasıl yürütüldüğü ve kazanımlardan bahseden ilerici gençler, çözüm önerilerini sundu.
Gençliğin en hareketli atölyesi olan liseli atölyesindeyse, geçmişten günümüze ilerici liselilerin mücadelesine değinildi. Liselilerin örgütlü mücadelesinde tarihsel bir öneme sahip olan İLD'nin tarihi hakkında bilgilendirme yapıldı. Liselilerin öznel sorunları olan, kılık kıyafet baskısı, elemeci sınavlar, şiddet ve idari sorunlar üzerinde duruldu.
Akşam yemeğinin ardından film gösterimine geçen ilerici gençler, Zamana Karşı adlı filmi izledi.
HES'lere geçit yok!
İlerici gençlerin gün içindeki ilk etkinliği olan "Su ve direniş", "Anadolu'da HES mücadeleleri" adlı panelle başladı. Doğa gönüllüsü Ahmet Tuncay'ın katılımıyla gerçekleşen panelde, HES projesi hakkında bilgi verildi. Su kaynakları üzerinde yapılacak olan barajlar, sulama kanalları ve HES'lerin yüksek kazanç getiren faaliyetler olduğuna dikkat çeken Tuncay, "Türkiye'nin elektrik ihtiyacımı varki 2000 kadar HES projesi faaliyete geçirilmeye çalışılıyor. Aynı şey barajlar içinde geçerli 200'ün üzerinde baraj yapılması planlanıyor. Bu projelerin bazıları su tutma imkanının olmadığı alanlarda, deprem ve tarihsel miras alanlarında yapılmak isteniyor" dedi.
Şirketlerin HES konusunda uzman olmasa bile haritadan istedikleri yeri belirleyip su üzerine HES kurabildiklerini ifade eden Tuncay, uluslararası şirketlerinde projelere dahil olduğunu ve bunun sonucunda suyun emperyalist şirketlercede talanına zemin hazırlandığını belirtti. Tuncay, şirketlerin aldıkları HES kredisini üç yılda tamamlayıp proje alanlarını 40 yılllığına kiraladığı için devasa boyutlarda kazanç elde ettiklerini söyledi. Tuncay HES'lerin iş imkanı sağlamanın tersine işsizliğe neden olacağını söyledikten sonra HES getireceği zararları şu şekilde sıraladı: Köylülerin topraklarına el konularak köylüler zorunlu göçe tabi tutulacak, tarım yok edilecek, toprak veriminin azalması ile meyve ve sebze fiyatlarında artış olacak, çiçekler yok olurken arıların soyu tükenecek, üretilen elektriğin taşınması için dikilecek olan direkler doğa tahribatına neden olacak.
Atölyeler devam ediyor...
Yarın gösterim yapacak olan drama, ritim, folkor ve sanat atölyeleri hazırlıklarına hız kesmeden devam ediyor. Sanat atölyesi katılımcıları bugün ilk kez düzeledikleri atölyede, kampın ana başlığı olan barış, kardeşlik ve eşitlik şiarını sanatsal bir perspektifle yorumladı. Ardından üretime geçen ilerici gençler, resim, şiir ve besteler yaptı.
İlerici gençler, işçi, öğrenci ve liseli atölyelerinde tartışmaya devam ediyor
Bugün işçi öğrenci ve liseli atölyelerinin ikinci oturumu tartışmalarla devam etti. İşçi atölyesi, yeni katılanların kendilerinden ve işyeri bilgilerinden bahsetmesiyle başladı. Önceki sene yapılan işçi atölyesinde alınan kararlar değerlendirildi. İş kanunu hakkında bölgelerde yapılan tartışmalar aktarıldı. Bununla birlikte mahallelerde yapılan işçi çalışmalarının durum değerlendirilmesi yapıldı. Gelecek dönem için projelerini tartışancak işçiler, yarın atölyelerine devam edecek.
Öğrenci atölyesindeyse, üniversitelerdeki deneyimler ve sorunlar konuşuldu. Alan çalışmalarının nasıl yürütüldüğü ve kazanımlardan bahseden ilerici gençler, çözüm önerilerini sundu.
Gençliğin en hareketli atölyesi olan liseli atölyesindeyse, geçmişten günümüze ilerici liselilerin mücadelesine değinildi. Liselilerin örgütlü mücadelesinde tarihsel bir öneme sahip olan İLD'nin tarihi hakkında bilgilendirme yapıldı. Liselilerin öznel sorunları olan, kılık kıyafet baskısı, elemeci sınavlar, şiddet ve idari sorunlar üzerinde duruldu.
Akşam yemeğinin ardından film gösterimine geçen ilerici gençler, Zamana Karşı adlı filmi izledi.