Hakkımızı istiyoruz almaya geliyoruz!
Forum, güvenceli
iş hakkındaki talepler ve örgütlenme önündeki engeller başlıklı iki oturum
halinde gerçekleşti.
Birinci oturumda,
güvenceli iş hakkında talepler başlığında bir sunuş yapıldı.Bu sunuşta,
güvenceli iş talebiyle, güvenceli yaşam talebini yan yana savunulması gerektiği
vurgulandı. Güvenceli iş talebinin sadece iş yerine sıkışmış değil, yaşamımızın
da güvence altına alınması, güvenceli bir yaşam sağlanabilmesi talebiyle
birleştirilmesi gerektiği bu talebin çalışma sürekliliği ve sigortalı olmakla
sınırlı kalmaması gerektiği vurgulandı. Ayrıca, işsizlerin de yaşamını
sürdürebilmesi için gerekli taleplerin dile getirilmesi gerektiği vurgulandı.
Bu sunuşun
ardından salondaki katılımcılara söz verildi. Söz alan katılımcılar, kendi iş
yerlerinde ve çevrelerinde yaşadıkları deneyimlerini aktardılar. Genel olarak
açıkta olmayan taleplerin de tartışılması, savunulması gerektiği, kısmi
çözümler yerine genel çözümler üretilmesi gerektiği, işçilerin sosyal
taleplerinin de ifade edilmesi, yaşam alanının kendisinden kaynaklı taleplerin
ifade edilmesi gerektiği, ayrıca işsizler ve güvencesiz çalışanlarla dayanışma
içinde olmak gerektiği vurgulandı.
İkinci oturumda,
örgütlenme önündeki engeller başlığında bir sunuş yapıldı. Bu sunuşta, 25
milyon işçinin olduğu, bunun 4 milyonunun çocuk işçi olduğu, bu 25 milyon
işçinin sadece 1 milyonunun sendikalı olduğu, bunun da örgütlü sayılamayacağı
için işçi sınıfının genel olarak örgütsüz olduğu vurgulandı. Bunun nedeninin var
olan sendika yasası olduğu, bu yasaya göre; sendika kurmak kolay ama barajı
aşamazsa yetki alamayacağı için kurulan sendikanın bir anlamı olmayacağı, buna
karşı savunulması gereken taleplerin;
1- Her iş kolunda baraj kaldırılmalı,
2- Her işçinin koşulsuz sendika üyeliği ve temsilciliği hakkı olmalı,
3- Her iş kolunda koşulsuz grev hakkı savunulmalı.
Bu sunuşun ardından, tekrar salondaki katılımcılara söz verildi. Birinci oturumda olduğu gibi gene söz alan katılımcılar kendi iş ve çevrelerindeki deneyimleri ve sorunları paylaştı. Bu bölümde söz alan katılımcılar, genel olarak işsizliği arttıran sorunların tespit edilip somut bir adım atılması gerektiği, taleplerin dile getirilmesinin yeterli olmadığı, yaşamsal sorunlara çözüm üretilmesi gerektiği, güvencesiz çalışmak istenmediği ama kapitalizm var oldukça güvencesiz çalışmanın var olacağını, ortaya çıkan taleplerin ortaklaşması, sınıfa uygun taleplerin savunulması, ortak bir odağın yaratılması, odak olmaya dair ortak adımların atılması gerektiği, dayanışmanın yaygınlaştırılması, dayanışmayı hayatın her alanına yaymak gerektiği, bütün işçi direnişlerini ve grevlerini sahiplenmek gerektiği, dayanışmanın böyle olacağı, ayrıca sendika örgütlenmesinde işçilerin önüne çıkan, yasadan kaynaklanan sorunlar tartışıldı.
Forumun sonunda
divan tarafından “mücadelenin başarısı, birbirinin destekleyen ortak çalışmayla
mümkündür. Paylaştığımız deneyimleri ortak bir hedefe koymalıyız. Kampanyanın
taleplerini somutlamak için etkinlikler ve eylemler düzenlenecek. Son olarak da
16 Haziran’da, Figaro Düğün Salonu’nda yapılacak olan gecenin duyusu yapıldı…”