Tarih: 26.01.2012 | Kategori:
İşçi - Sendika
KESK İstanbul Şubeler Platformu, bugün (26.01.2012) saat 13.00'da 4688 Sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Yasa Tasarısı'na karşı İstanbul'da Galatasary Lisesi önünden Taksim Tramvay Durağına kadar bir yürüyüş ve ardından basın açıklaması gerçekleştirdi.
KESK bugün Türkiye'nin dört bir yanında 4688 Sayılı Sendikalar Kanunu'nda gerçekleştirilmesi planlanan değişikliğe karşı basın açıklamaları ile tepkisini koymak üzere harekete geçti. İstanbul'da Galatasaray Lisesi önünde saat 13.00'da toplanan KESK üyeleri ve aralarında TÜM-İGD'li gençlerin de bulunduğu ilerici, devrimci kurumlar Taksim Tramvay Durağı'na doğru "Toplu sözleşme hakkımız, GREV silahımız!", "Zafer direnen emekçinin olacak!", "Sendika yasası geri çekilsin!", "Faşizme karşı omuz omuza!" sloganları eşliğinde yürüyüşe geçtiler.
Taksim Tramvay Durağı'na varıldığında ise taleplerini dile getirmek üzere Ankara'da YKM önünden TBMM'ye doğru yürüyüş gerçekleştiren KESK üyelerine polisin barikat kurarak müdahale ettiği haberi geldi. Bunun üzerine Taksim'de bulunan kitle kısa süreli bir oturma eylemi yaptı. Oturma eyleminin ardından KESK İstanbul Şubeler Platformu temsilcisini basın açıklamasını okudu.
Okunan basın açıklamasında söz konusu yasa taslağının konfederasyonlara farklı Bakanlar Kurulu'na farklı içerikle gönderildiğinden, konfederasyonların görüşleri ve toplu sözleşme hakkının taslağa yansıyacağı sözlerine rağmen konfederasyonların görüşlerinin hiçbir şekilde dikkate alınmadığından, GREV hakkının adının bile geçmediğinden, birtakım düzenlemeler ile belediyelerde yapılmış olan yüzlerce toplu sözleşmenin yok hükmünde sayılmasından bahsedildi. Yasa taslağında yer alan "Kamu Görevlileri Hakem Heyeti"nin toplu sözleşmelerde son sözü söyleyecek olmasının doğrudan taraflı ve işçi, emekçi karşıtı bir hamle olduğu deşifre edildi. Tasarının ayrıntılarının da dile getirildiği açıklama söz konusu heyetin başkanı ve 6 üyesinin bizzat bakanlar kurulunca belirleneceği, konfederasyonların önereceği öğretim üyelerinin yine AKP hükümeti tarafından seçileceği, konfederasyonlara verilen 4 üyelikten ikisini ise hükümetle sıcak ilişkileri olan ve Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu'na kabul edilmeyen MEMUR-SEN tarafından belirleneceği vurgulandı.
Basın açıklamasının sonunda KESK'in hak ve özgürlüklerimizi yok sayan yasa tasarısına karşı talepleri yinelendi;
* Grev hakkının yasal teminat altına alındığı özgür bir Toplu Sözleşme düzeni,
* Örgütlenme özgürlüğü önündeki tüm engellerin kaldırılması,
* Her sendikanın kendi üyeleri adına toplusözleşme yapabilmesi,
* Belediyelerle yıllardır yapılan toplusözleşmelerin devam etmesi,
* Tüm çalışanlara insan onuruna yakışır bir ücret ve sağlıklı çalışma koşullarının sağlanması, çalışma yaşamının demokratikleştirilmesi.
Basın açıklamasının okunmasının ardından Ankara'dan "polisin emekçilere barikat kurmayı yeterli görmeyip Ankara'da KESK üyelerine biber gazları ile saldırdığı" haberinin gelmesiyle baskıların kamu emekçilerini yıldıramayacağına ilişkin KESK sözcülerinin konuşması ve saldırıyı protesto amaçlı kısa bir oturma eylemiyle eylem sona erdi.
KESK bugün Türkiye'nin dört bir yanında 4688 Sayılı Sendikalar Kanunu'nda gerçekleştirilmesi planlanan değişikliğe karşı basın açıklamaları ile tepkisini koymak üzere harekete geçti. İstanbul'da Galatasaray Lisesi önünde saat 13.00'da toplanan KESK üyeleri ve aralarında TÜM-İGD'li gençlerin de bulunduğu ilerici, devrimci kurumlar Taksim Tramvay Durağı'na doğru "Toplu sözleşme hakkımız, GREV silahımız!", "Zafer direnen emekçinin olacak!", "Sendika yasası geri çekilsin!", "Faşizme karşı omuz omuza!" sloganları eşliğinde yürüyüşe geçtiler.
Taksim Tramvay Durağı'na varıldığında ise taleplerini dile getirmek üzere Ankara'da YKM önünden TBMM'ye doğru yürüyüş gerçekleştiren KESK üyelerine polisin barikat kurarak müdahale ettiği haberi geldi. Bunun üzerine Taksim'de bulunan kitle kısa süreli bir oturma eylemi yaptı. Oturma eyleminin ardından KESK İstanbul Şubeler Platformu temsilcisini basın açıklamasını okudu.
Okunan basın açıklamasında söz konusu yasa taslağının konfederasyonlara farklı Bakanlar Kurulu'na farklı içerikle gönderildiğinden, konfederasyonların görüşleri ve toplu sözleşme hakkının taslağa yansıyacağı sözlerine rağmen konfederasyonların görüşlerinin hiçbir şekilde dikkate alınmadığından, GREV hakkının adının bile geçmediğinden, birtakım düzenlemeler ile belediyelerde yapılmış olan yüzlerce toplu sözleşmenin yok hükmünde sayılmasından bahsedildi. Yasa taslağında yer alan "Kamu Görevlileri Hakem Heyeti"nin toplu sözleşmelerde son sözü söyleyecek olmasının doğrudan taraflı ve işçi, emekçi karşıtı bir hamle olduğu deşifre edildi. Tasarının ayrıntılarının da dile getirildiği açıklama söz konusu heyetin başkanı ve 6 üyesinin bizzat bakanlar kurulunca belirleneceği, konfederasyonların önereceği öğretim üyelerinin yine AKP hükümeti tarafından seçileceği, konfederasyonlara verilen 4 üyelikten ikisini ise hükümetle sıcak ilişkileri olan ve Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu'na kabul edilmeyen MEMUR-SEN tarafından belirleneceği vurgulandı.
Basın açıklamasının sonunda KESK'in hak ve özgürlüklerimizi yok sayan yasa tasarısına karşı talepleri yinelendi;
* Grev hakkının yasal teminat altına alındığı özgür bir Toplu Sözleşme düzeni,
* Örgütlenme özgürlüğü önündeki tüm engellerin kaldırılması,
* Her sendikanın kendi üyeleri adına toplusözleşme yapabilmesi,
* Belediyelerle yıllardır yapılan toplusözleşmelerin devam etmesi,
* Tüm çalışanlara insan onuruna yakışır bir ücret ve sağlıklı çalışma koşullarının sağlanması, çalışma yaşamının demokratikleştirilmesi.
Basın açıklamasının okunmasının ardından Ankara'dan "polisin emekçilere barikat kurmayı yeterli görmeyip Ankara'da KESK üyelerine biber gazları ile saldırdığı" haberinin gelmesiyle baskıların kamu emekçilerini yıldıramayacağına ilişkin KESK sözcülerinin konuşması ve saldırıyı protesto amaçlı kısa bir oturma eylemiyle eylem sona erdi.