Tarih: 02.07.2009 | Kategori:
İnceleme - Yorum
Sivas ellerinde sazım tutuştu!
Ölümlerde yaşamak sizlerle
Diyelim ki Sivas'ta
Işığın ateşle göz göze geldiği anda*
Tarihe "Madımak Olayı" olarak geçen "Sivas Katliamı"nın üzerinden tam 16 yıl geçti. 2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas'ta Pir Sultan Abdal Şenliklerine saldırı düzenlenmiş, bu saldırı esnasında Madımak Oteli kuşatılıp yakılmış, 33 Alevi yazar, ozan, aydın ve iki otel çalışanı yanarak hayatlarını kaybetmişti.
Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında etkinliklerin bir bölümünün Pir Sultan Abdal'ın sazının çalındığı Sivas'ta yapılması kararlaştırılmıştı. Pek çok aydın, sanatçı davetli olarak Sivas'a gelmişti.
Şenlikler olağan aksaklıkların dışında sorunsuz devam etmekteydi. 2 Temmuz 1993 Cuma günü öğle saatlerinde Paşa ve Meydan camilerinden çıkan gruplar sistemli bir şekilde etkinliklerin yapıldığı "Kültür Merkezi"ne ulaşarak, bir gün önce dikilen anıtı tahrip etti ve Kültür Merkezi'nin içindekilere saldırdı.
Saldırganlar daha sonra Hükümet Meydanı'na yöneldi. Sayısı 10000 kişiye ulaşan saldırganlar Hükümet Konağı'nı taşlamaya ve slogan atmaya başladı. Saldırının hedefi Pir Sultan Abdal şenlikleri ve şenliklerin misafiri olan ilerici, demokrat kimselerdi. Misafirlerin kaldığı Madımak Oteline yaklaşan saldırganlar otelin önündeki araçları yakmaya ve oteli taşlamaya başladı. Perdelerin ve alt kattaki eşyaların yakılmasıyla araçlarda başlayan yangın otele sıçramış oldu. Sayıları 20000'e ulaşan saldırganlar otel yanarken Alevilere, ilericilere, demokratlara saldıran sloganlar atmaya ve etrafa saldırmaya devam ettiler. Dükkânların camları, araçları önlerine çıkan her nesneyi yok etmeye başladılar.
Dışarıda saldırgan-katiller öfkelerini kusarken Madımak Oteli'nin içinde suçları daha güzel bir dünya düşlemek ve tek silahları sazları, kalemleri olan aydınlar, sanatçılar ve aileleri ölüme ve korkuya karşı savaş vermekteydi. Madımak Oteli yangını sonucu;
1) Muhlis Akarsu (sanatçı)
2) Muhibe Akarsu (Muhlis Akarsu'nun eşi)
3) Gülender Akça
4) Metin Altıok (şair, yazar)
5) Ahmet Alan
6) Mehmet Atay (gazeteci)
7) Sehergül Ateş
8) Behçet Aysan (şair)
9) Erdal Ayrancı
10) Asım Bezirci (araştırmacı, yazar)
11) Belkıs Çakır
12) Serpil Canik
13) Muammer Çiçek (aktör)
14) Nesimi Çimen (şair, sanatçı, 3 telli curanın son ustası)
15) Carina Cuanna (Hollandalı gazeteci)
16) Serkan Doğan
17) Hasret Gültekin (şair, sanatçı)
18) Murat Güneş
19) Murat Gündüz
20) Gülsüm Karababa
21) Uğur Kaynar (şair)
22) Asaf Koçak (karikatürist)
23) Koray Kaya
24) Menekşe Kaya
25) Handan Metin
26) Sait Metin
27) Huriye Özkan
28) Yeşin Özkan
29) Ahmet Öztürk
30) Ahmet Özyurt
31) Nurcan Şahin
32) Özlem Şahin
33) Asuman Sivri
34) Yasemin Sivri
35) Edibe Sulari
36) İnci Türk
37) Kenan Yılmaz
hayatını kaybetti ve aralarında Aziz Nesin'inde bulunduğu 51 kişi olaydan kendi çabalarıyla kurtuldu. Aziz Nesin'i kurtaran itfaiye görevlisinin onun Aziz Nesin olduğunu anlayınca ona vurduğu ve merdivenden onu linç etmeye hazır olan saldırganların arasına ittiği görüntüler televizyon ekranlarına yansıdı.
Baştan sona planlı, organize bir şekilde gerçekleştirilen saldırı ve saldırıya devlet güçlerinin, en hafif tabirle, seyirci kalması sonucu 33 aydın, yazar, 2 otel çalışanı ve 2 saldırgan hayatını kaybetti. Şehirde sakinlik ancak olaylar bittikten sonra ilan edilen "2 günlük sokağa çıkma yasağı"yla sağlandı.
Olaydan bir gün sonra 35 kişi olaylarla ilgili gözaltına alındı. Sonrasında gözaltı sayısı 190'a yükseldi. Ardından 190 kişiden 124'ü hakkında "anayasal düzeni değiştirip din devleti kurmaya kalkışma" suçlamasıyla dava açıldı geri kalanlar serbest bırakıldı. Dava süreci adalet ve güvenlik sistemi için tam bir yüz karası teşkil etti. Olayın kilit ismi Sivas Belediye Meclisi üyesi Cafer Erçakmak ise halen yakalanamamıştır.
Türkiye'nin ilerici, devrimci, demokrat güçleri 16 yıldır her koşulda olayın maktullerinin belirlenmesini ve cezalandırılmasını istemektedir. Her 2 Temmuz'da alanları dolduran binler bu isteklerini sloganlarıyla daha yüksek sesten bildirmektedir.
Bizler İlerici Gençlik olarak bugün alanlarda bu binlerin yanında yer alacağız. Bizler Türkiye halkının alnına bu karayı çalanları affetmiyor ve olayın faillerinin bulunmasını, cezalandırılmasını talep ediyor sözlerimizi Sivas'a yakılan bir ağıtla noktalıyoruz:
Kararmış yüreğin hiç ışığı olmaz
Bilmez misin ki türküler yanmaz
Günü gelir sanma hesap sorulmaz
Dayanır kapına pir sultan ölmez**
*Renklerde Yaşamak, Metin&Kemal Kahraman
**Türküler Yanmaz, Alaaddin Us
Diyelim ki Sivas'ta
Işığın ateşle göz göze geldiği anda*
Tarihe "Madımak Olayı" olarak geçen "Sivas Katliamı"nın üzerinden tam 16 yıl geçti. 2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas'ta Pir Sultan Abdal Şenliklerine saldırı düzenlenmiş, bu saldırı esnasında Madımak Oteli kuşatılıp yakılmış, 33 Alevi yazar, ozan, aydın ve iki otel çalışanı yanarak hayatlarını kaybetmişti.
Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında etkinliklerin bir bölümünün Pir Sultan Abdal'ın sazının çalındığı Sivas'ta yapılması kararlaştırılmıştı. Pek çok aydın, sanatçı davetli olarak Sivas'a gelmişti.
Şenlikler olağan aksaklıkların dışında sorunsuz devam etmekteydi. 2 Temmuz 1993 Cuma günü öğle saatlerinde Paşa ve Meydan camilerinden çıkan gruplar sistemli bir şekilde etkinliklerin yapıldığı "Kültür Merkezi"ne ulaşarak, bir gün önce dikilen anıtı tahrip etti ve Kültür Merkezi'nin içindekilere saldırdı.
Saldırganlar daha sonra Hükümet Meydanı'na yöneldi. Sayısı 10000 kişiye ulaşan saldırganlar Hükümet Konağı'nı taşlamaya ve slogan atmaya başladı. Saldırının hedefi Pir Sultan Abdal şenlikleri ve şenliklerin misafiri olan ilerici, demokrat kimselerdi. Misafirlerin kaldığı Madımak Oteline yaklaşan saldırganlar otelin önündeki araçları yakmaya ve oteli taşlamaya başladı. Perdelerin ve alt kattaki eşyaların yakılmasıyla araçlarda başlayan yangın otele sıçramış oldu. Sayıları 20000'e ulaşan saldırganlar otel yanarken Alevilere, ilericilere, demokratlara saldıran sloganlar atmaya ve etrafa saldırmaya devam ettiler. Dükkânların camları, araçları önlerine çıkan her nesneyi yok etmeye başladılar.
Dışarıda saldırgan-katiller öfkelerini kusarken Madımak Oteli'nin içinde suçları daha güzel bir dünya düşlemek ve tek silahları sazları, kalemleri olan aydınlar, sanatçılar ve aileleri ölüme ve korkuya karşı savaş vermekteydi. Madımak Oteli yangını sonucu;
1) Muhlis Akarsu (sanatçı)
2) Muhibe Akarsu (Muhlis Akarsu'nun eşi)
3) Gülender Akça
4) Metin Altıok (şair, yazar)
5) Ahmet Alan
6) Mehmet Atay (gazeteci)
7) Sehergül Ateş
8) Behçet Aysan (şair)
9) Erdal Ayrancı
10) Asım Bezirci (araştırmacı, yazar)
11) Belkıs Çakır
12) Serpil Canik
13) Muammer Çiçek (aktör)
14) Nesimi Çimen (şair, sanatçı, 3 telli curanın son ustası)
15) Carina Cuanna (Hollandalı gazeteci)
16) Serkan Doğan
17) Hasret Gültekin (şair, sanatçı)
18) Murat Güneş
19) Murat Gündüz
20) Gülsüm Karababa
21) Uğur Kaynar (şair)
22) Asaf Koçak (karikatürist)
23) Koray Kaya
24) Menekşe Kaya
25) Handan Metin
26) Sait Metin
27) Huriye Özkan
28) Yeşin Özkan
29) Ahmet Öztürk
30) Ahmet Özyurt
31) Nurcan Şahin
32) Özlem Şahin
33) Asuman Sivri
34) Yasemin Sivri
35) Edibe Sulari
36) İnci Türk
37) Kenan Yılmaz
hayatını kaybetti ve aralarında Aziz Nesin'inde bulunduğu 51 kişi olaydan kendi çabalarıyla kurtuldu. Aziz Nesin'i kurtaran itfaiye görevlisinin onun Aziz Nesin olduğunu anlayınca ona vurduğu ve merdivenden onu linç etmeye hazır olan saldırganların arasına ittiği görüntüler televizyon ekranlarına yansıdı.
Baştan sona planlı, organize bir şekilde gerçekleştirilen saldırı ve saldırıya devlet güçlerinin, en hafif tabirle, seyirci kalması sonucu 33 aydın, yazar, 2 otel çalışanı ve 2 saldırgan hayatını kaybetti. Şehirde sakinlik ancak olaylar bittikten sonra ilan edilen "2 günlük sokağa çıkma yasağı"yla sağlandı.
Olaydan bir gün sonra 35 kişi olaylarla ilgili gözaltına alındı. Sonrasında gözaltı sayısı 190'a yükseldi. Ardından 190 kişiden 124'ü hakkında "anayasal düzeni değiştirip din devleti kurmaya kalkışma" suçlamasıyla dava açıldı geri kalanlar serbest bırakıldı. Dava süreci adalet ve güvenlik sistemi için tam bir yüz karası teşkil etti. Olayın kilit ismi Sivas Belediye Meclisi üyesi Cafer Erçakmak ise halen yakalanamamıştır.
Türkiye'nin ilerici, devrimci, demokrat güçleri 16 yıldır her koşulda olayın maktullerinin belirlenmesini ve cezalandırılmasını istemektedir. Her 2 Temmuz'da alanları dolduran binler bu isteklerini sloganlarıyla daha yüksek sesten bildirmektedir.
Bizler İlerici Gençlik olarak bugün alanlarda bu binlerin yanında yer alacağız. Bizler Türkiye halkının alnına bu karayı çalanları affetmiyor ve olayın faillerinin bulunmasını, cezalandırılmasını talep ediyor sözlerimizi Sivas'a yakılan bir ağıtla noktalıyoruz:
Kararmış yüreğin hiç ışığı olmaz
Bilmez misin ki türküler yanmaz
Günü gelir sanma hesap sorulmaz
Dayanır kapına pir sultan ölmez**
*Renklerde Yaşamak, Metin&Kemal Kahraman
**Türküler Yanmaz, Alaaddin Us