Tarih: Mayıs - Haziran 2003 | Sayı:
İlerici Gençlik Sayı:5
IRAK’TA SAVAŞA HAYIR KOORDİNASYONU ÜYELERİNİN DİKKATİNE
Geride bıraktığımız aylar içerisinde düzenlenen savaş karşıtı etkinliklerin neredeyse tamamının altında tek bir imza vardı: IRAK’TA SAVAŞA HAYIR KOORDİNASYONU
Basında da adı sık sık telaffuz edilen bu oluşum, ülke genelinde yüzlerce ilerici, demokrat, yurtsever, muhalif kurumu bir araya getirerek Türkiye’deki savaş karşıtı hareketin ana gücünü oluşturdu.
Başlarda büyük çekincelerle bir araya gelen ancak kısa bir süre sonra yan yana durmanın zannedildiği kadar da zor olmadığını gösteren bu çalışma aynı zamanda sol güçler açısından da tarihi deneyimlere tanıklık etmiş oldu. Ancak gerek savaşın gidişatı gerekse Koordinasyon üyeleri arasında yaşanan bazı anlaşmazlıklar yüzünden birlikteliğin geleceği ile ilgili kimi spekülasyonlar ortaya atılmaya başlandı. Koordinasyon çalışmalarına ilk günden beri katılan TÜM-İGD’liler de önümüzdeki döneme ilişkin önerilerini ve mevcut duruma bakışlarını bir sayfalık bir metinle özetleyerek ortaya koymuş oldu. Aşağıda okuyabileceğiniz bu metin aynı zamanda TÜM-İGD üyelerinin birlik ve ortak iş yapma anlayışının da bir göstergesi niteliğinde
Devrimci, demokrat yapıların, sendikaların, meslek örgütlerinin ve bunların dışında bir çok kurumun ortaklaşmasından meydana gelen Irak’ta Savaşa Hayır Koordinasyonu, bizce 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra toplumun ilerici, devrimci, demokrat, yurtsever, komünist ve tüm duyarlı kesimlerinin bir gündem etrafında oluşturduğu en etkileyici ve büyük buluşmalardan birisidir. Bu birliktelik görüntüsü bile sadece savaş karşıtı olmanın çok ötesinde bir anlam ifade etmekte. Şimdi hepimiz yarına ilişkin olarak bu ittifakı daha da anlamlı kılacak yollar geliştirme sorumluluğuyla karşı karşıyayız.
Biz, TÜM-İGD olarak, Koordinasyon’un oluşum sürecinden bugüne kadar her fırsatta görüşlerimizi dile getirdik. Önerilerimizi sunduk. Başta yürütme kurulu hakkında olmak üzere, işleyişe, karar süreçlerine ilişkin yaklaşımımız, tavrımız toplantıları takip etmiş arkadaşlar için bilinmektedir. Ancak yine de kısaca özetlemekte fayda var: 1 Mart’ta düzenlenen Ankara Mitinginde gerçekçi bir kitleselliği yakalayan Koordinasyon -yürütmenin aşırı kararsız tavrına rağmen- ilk AKM (Taksim) Mitinginde kendini kanıtladı. Emperyalist ABD’nin işbirlikçileri ile Irak’a saldırdığı ilk akşam gerçekleştirilen bu eylemin ardından düzenlenen Dolmabahçe Mitingi ve diğerleri son yıllardaki en yoğun muhalefet hareketinin de birer zinciri oldu. Türkiye genelinde yapılan eylemler, etkinlikler düşünülecek olduğunda geride bıraktığımız dönem başlı başına büyük ve tarihi olanakların da önünü açmaktaydı.
İçinde bulunduğumuz şu günler ise, savaş bitti demagojisine rağmen Irak halkının emperyalist işgale karşı gerçekleştirdiği eylemler ve ayaklanmalara sahne olmakta. Şimdi dünya yeni bir sürecin ön gününde. Biz, TÜM-İGD olarak Irak halkının, haklı mücadelesini gün geçtikçe daha da genişleteceğine, emperyalistlere ve onun işbirlikçilerine karşı savaşarak bağımsızlığını kazanacağına inanıyoruz. İşte bu noktada, TÜM-İGD’liler olarak başta Irak halkı ile dayanışmanın sürdürülmesi olmak üzere; emperyalist saldırganlığa, her türlü hak gaspına ve sömürüye karşı ilericilerin en geniş birlikteliğinden yana olduğumuzu bir kez daha yineleyerek Koordinasyon bileşeni ve yöneticisi siz değerli dostlarımıza aşağıdaki öneri ve düşüncelerimizi sunarız:
1-Koordinasyon çalışmalarına mutlaka devam edilmelidir. Koordinasyon’un bölünmesi ya da kendini ortadan kaldırması söz konusu edilmemelidir. Böyle bir durum bugüne kadar elde edilmiş kazanımları bir çırpıda ortadan kaldıracaktır.
2-IRAK’TA SAVAŞA HAYIR KOORDİNASYONU adı mutlaka değiştirilerek günün gerçekliğine uygun hale getirilmelidir. Bu noktada nasıl bir isim değişikliği yapılırsa yapılsın mutlaka “işgal” sözcüğüne yer verilmesinin gerektiğini düşünüyoruz.
3-Pratik faaliyetler mutlaka arttırılmalıdır. Koordinasyon çalışmasını sokaklara taşımalıdır. Önümüzdeki yaz sürecinde afiş, bildiri dağıtımı gibi işlere yeniden ağırlık verilmeli halkın ilgisi canlı tutulmalıdır.
4-Okulların kapalı olmasına rağmen gençliğin savaşa ve işgale karşı harekete geçmesini sağlayacak yol ve yöntemler aranmalıdır. Bu konuda TÜM-İGD olarak yaz süreci boyunca gençleri hedef alan ve doğrudan Koordinasyon’un organize edeceği Irak’la dayanışma konserleri düzenlenmesini öneriyoruz.
5-Koordinasyon’un merkezine aldığı savaş kavramı genişletilerek yurt içindeki kimi yakıcı gündemler hakkında mutlaka söz sahibi olmalı. Örneğin 1475 sayılı kölelik kanunu, hak gaspları, v.b. gündemler es geçilmemeli.
6-Koordinasyon Ortadoğu’lu savaş karşıtlarıyla, ilerici hareketlerle somut bağlar kurmalı, olanaklar ölçüsünde ortak etkinlikler düzenlenmelidir. Bu çerçevede bir Ortadoğu konferansı düzenlenmelidir.
Başlarda büyük çekincelerle bir araya gelen ancak kısa bir süre sonra yan yana durmanın zannedildiği kadar da zor olmadığını gösteren bu çalışma aynı zamanda sol güçler açısından da tarihi deneyimlere tanıklık etmiş oldu. Ancak gerek savaşın gidişatı gerekse Koordinasyon üyeleri arasında yaşanan bazı anlaşmazlıklar yüzünden birlikteliğin geleceği ile ilgili kimi spekülasyonlar ortaya atılmaya başlandı. Koordinasyon çalışmalarına ilk günden beri katılan TÜM-İGD’liler de önümüzdeki döneme ilişkin önerilerini ve mevcut duruma bakışlarını bir sayfalık bir metinle özetleyerek ortaya koymuş oldu. Aşağıda okuyabileceğiniz bu metin aynı zamanda TÜM-İGD üyelerinin birlik ve ortak iş yapma anlayışının da bir göstergesi niteliğinde
Devrimci, demokrat yapıların, sendikaların, meslek örgütlerinin ve bunların dışında bir çok kurumun ortaklaşmasından meydana gelen Irak’ta Savaşa Hayır Koordinasyonu, bizce 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra toplumun ilerici, devrimci, demokrat, yurtsever, komünist ve tüm duyarlı kesimlerinin bir gündem etrafında oluşturduğu en etkileyici ve büyük buluşmalardan birisidir. Bu birliktelik görüntüsü bile sadece savaş karşıtı olmanın çok ötesinde bir anlam ifade etmekte. Şimdi hepimiz yarına ilişkin olarak bu ittifakı daha da anlamlı kılacak yollar geliştirme sorumluluğuyla karşı karşıyayız.
Biz, TÜM-İGD olarak, Koordinasyon’un oluşum sürecinden bugüne kadar her fırsatta görüşlerimizi dile getirdik. Önerilerimizi sunduk. Başta yürütme kurulu hakkında olmak üzere, işleyişe, karar süreçlerine ilişkin yaklaşımımız, tavrımız toplantıları takip etmiş arkadaşlar için bilinmektedir. Ancak yine de kısaca özetlemekte fayda var: 1 Mart’ta düzenlenen Ankara Mitinginde gerçekçi bir kitleselliği yakalayan Koordinasyon -yürütmenin aşırı kararsız tavrına rağmen- ilk AKM (Taksim) Mitinginde kendini kanıtladı. Emperyalist ABD’nin işbirlikçileri ile Irak’a saldırdığı ilk akşam gerçekleştirilen bu eylemin ardından düzenlenen Dolmabahçe Mitingi ve diğerleri son yıllardaki en yoğun muhalefet hareketinin de birer zinciri oldu. Türkiye genelinde yapılan eylemler, etkinlikler düşünülecek olduğunda geride bıraktığımız dönem başlı başına büyük ve tarihi olanakların da önünü açmaktaydı.
İçinde bulunduğumuz şu günler ise, savaş bitti demagojisine rağmen Irak halkının emperyalist işgale karşı gerçekleştirdiği eylemler ve ayaklanmalara sahne olmakta. Şimdi dünya yeni bir sürecin ön gününde. Biz, TÜM-İGD olarak Irak halkının, haklı mücadelesini gün geçtikçe daha da genişleteceğine, emperyalistlere ve onun işbirlikçilerine karşı savaşarak bağımsızlığını kazanacağına inanıyoruz. İşte bu noktada, TÜM-İGD’liler olarak başta Irak halkı ile dayanışmanın sürdürülmesi olmak üzere; emperyalist saldırganlığa, her türlü hak gaspına ve sömürüye karşı ilericilerin en geniş birlikteliğinden yana olduğumuzu bir kez daha yineleyerek Koordinasyon bileşeni ve yöneticisi siz değerli dostlarımıza aşağıdaki öneri ve düşüncelerimizi sunarız:
1-Koordinasyon çalışmalarına mutlaka devam edilmelidir. Koordinasyon’un bölünmesi ya da kendini ortadan kaldırması söz konusu edilmemelidir. Böyle bir durum bugüne kadar elde edilmiş kazanımları bir çırpıda ortadan kaldıracaktır.
2-IRAK’TA SAVAŞA HAYIR KOORDİNASYONU adı mutlaka değiştirilerek günün gerçekliğine uygun hale getirilmelidir. Bu noktada nasıl bir isim değişikliği yapılırsa yapılsın mutlaka “işgal” sözcüğüne yer verilmesinin gerektiğini düşünüyoruz.
3-Pratik faaliyetler mutlaka arttırılmalıdır. Koordinasyon çalışmasını sokaklara taşımalıdır. Önümüzdeki yaz sürecinde afiş, bildiri dağıtımı gibi işlere yeniden ağırlık verilmeli halkın ilgisi canlı tutulmalıdır.
4-Okulların kapalı olmasına rağmen gençliğin savaşa ve işgale karşı harekete geçmesini sağlayacak yol ve yöntemler aranmalıdır. Bu konuda TÜM-İGD olarak yaz süreci boyunca gençleri hedef alan ve doğrudan Koordinasyon’un organize edeceği Irak’la dayanışma konserleri düzenlenmesini öneriyoruz.
5-Koordinasyon’un merkezine aldığı savaş kavramı genişletilerek yurt içindeki kimi yakıcı gündemler hakkında mutlaka söz sahibi olmalı. Örneğin 1475 sayılı kölelik kanunu, hak gaspları, v.b. gündemler es geçilmemeli.
6-Koordinasyon Ortadoğu’lu savaş karşıtlarıyla, ilerici hareketlerle somut bağlar kurmalı, olanaklar ölçüsünde ortak etkinlikler düzenlenmelidir. Bu çerçevede bir Ortadoğu konferansı düzenlenmelidir.
05-05-2003
TÜM İLERİCİ GENÇLİK DERNEĞİ (TÜM-İGD)
TÜM İLERİCİ GENÇLİK DERNEĞİ (TÜM-İGD)