Tarih: Kasım 2002 | Sayı:
İlerici Gençlik Sayı:3
UMUDUMUZU VE GÜCÜMÜZÜ BÜYÜTELİM!

İnsan nasıl bir zeminde yürüdüğünü bilmeli. Ayağını bastığı yerin sağlam mı çürük mü olduğunu merak etmeli. Buna göre de yolunu belirlemeli kendini hazırlamalıdır. Elinizde tutuğunuz sayı İlerici Gençliğin sadece üçüncü sayısı. Daha önceki iki sayımızı gören, okuyan arkadaşlarımız bilirler. Orada geçmişin de, geleceğinde tükenmediği, tüketilemeyeceği; havanın hep karanlıkta kalmayacağı yazılıydı. Biliyoruz bunlar biraz “büyük” laflar. Amacımız sadece büyük laflar edip kendimizi tatmin etmek değil. Göz boyamaksa asla. Biz bu lafları içinde yaşadığımız ülkenin gençlerine, emekçi halklarına duyduğumuz güvenden dolayı söyleme cesareti bulduk kendimizde.
Başından beri yinelediğimiz bir şey vardı: Biz hiçbir zaman “bu halk adam olmaz kardeşim”, “her şey boş, sen kendi gemini kurtarmaya bak” diyenlerden olmadık. Nasıl olabilirdik ki. Ülke tarihine geçmiş olan; 15- 16 Haziran Direnişlerini, DGM’ye hayır mitinglerini, grevlerini ve nicelerini yapmış olan binlerce genç işçiden; Çırak-Der, İLD, İGD gibi milyonlara ulaşmış örgütlülükleri bağrından çıkartmış olan Türkiye gençliğinden nasıl olup da ümit kesilebilir ki?
Ya Vietnam kasabı Kommer’e ODTÜ’yü dar eden, Amerikan 6. Filosu’na geçit vermeyen, senlerden beri 6 Kasımlarda inatla alanları dolduran öğrencilerden. Kahramanlıklarıyla destanlaşan Denizlerden, Hüseyinlerden Yusuflardan? Demokrat Parti faşizmi karşısında can pahasın da olsa “kahrolsun faşizm” diyen Turan Emeksizler’den 70’li yıllara boyunca gerici, faşist güçlerce tırmandırılan iç savaş ortamında; aydınlığı, insanı, bilimi, devrimi, savunduğu için katledilen binlerce gencimizden ümit kesilebilir mi hiç? Kesilse de hangi teorik veya pratik açıklama bunu izaha yeter. Bakmayı bilen herkesin görebileceği gibi zemin son derece sağlam. Ülke gençliğinden de, insanından da ümit kesmeye hakkımız yok. Bunun en somut göstergelerinden birisini geçtiğimiz günlerde yaşadık. İlerci gençler işçi ve öğrencilerden oluşan bir kurucular listesiyle TÜM İLERCİ GENÇLİK DERNEĞİ’ni (TÜM İGD) kurdular. TÜM İGD; yurtsever, demokrat, sosyalist, devrimci, sosyal demokrat gençliğe mücadeleyi ortaklaştırma, kendi saflarında birleşme çağrısında bulunmakta. Bu çağrı ilerici gençler açısından göz ardı edilemeyecek, görmezden gelinemeyecek bir çağrı. Yolumuz işçi sınıfının yoludur diyen herkes için anlamlı ve önemli olan bu çağrıyı desteklemeliyiz. TÜM İGD işçi, köylü, öğrenci gençliğin yığınsal gücü olmayı hedefiyle; geçmişe ve bugüne bakışı ile yukarıda saydığımız gençlik mücadeleleri tarihine de yeni katkılar yapmaya aday. TÜM İGD adıyla, tüzüğüyle, daha kuruluş aşamasında sağlamış olduğu işçi ve öğrenci gençliğin birliği yaklaşımıyla gençliği; eşitsizlikler, adaletsizlikler karşısında eşitlik ve özgürlük mücadelesine katılmaya çağırmaktadır. Bu ses YÖK’e, harçlara, paralı yemeğe-yurda, her sene binlerce liselinin eğitim yaşamını karartan ÖSS sistemine, cinsel ayrımcılığa, gençliğin metalaştırılmasına, sessizleştirilmesine, kimliksizleştirilmesine karşı bir sestir. Şimdi bu sesi, alanlara, mahallelere, okullara, köylere, kasabalara taşıma zamanı. Şimdi umudumuzu ve gücümüzü büyütme zamanı.
Ya Vietnam kasabı Kommer’e ODTÜ’yü dar eden, Amerikan 6. Filosu’na geçit vermeyen, senlerden beri 6 Kasımlarda inatla alanları dolduran öğrencilerden. Kahramanlıklarıyla destanlaşan Denizlerden, Hüseyinlerden Yusuflardan? Demokrat Parti faşizmi karşısında can pahasın da olsa “kahrolsun faşizm” diyen Turan Emeksizler’den 70’li yıllara boyunca gerici, faşist güçlerce tırmandırılan iç savaş ortamında; aydınlığı, insanı, bilimi, devrimi, savunduğu için katledilen binlerce gencimizden ümit kesilebilir mi hiç? Kesilse de hangi teorik veya pratik açıklama bunu izaha yeter. Bakmayı bilen herkesin görebileceği gibi zemin son derece sağlam. Ülke gençliğinden de, insanından da ümit kesmeye hakkımız yok. Bunun en somut göstergelerinden birisini geçtiğimiz günlerde yaşadık. İlerci gençler işçi ve öğrencilerden oluşan bir kurucular listesiyle TÜM İLERCİ GENÇLİK DERNEĞİ’ni (TÜM İGD) kurdular. TÜM İGD; yurtsever, demokrat, sosyalist, devrimci, sosyal demokrat gençliğe mücadeleyi ortaklaştırma, kendi saflarında birleşme çağrısında bulunmakta. Bu çağrı ilerici gençler açısından göz ardı edilemeyecek, görmezden gelinemeyecek bir çağrı. Yolumuz işçi sınıfının yoludur diyen herkes için anlamlı ve önemli olan bu çağrıyı desteklemeliyiz. TÜM İGD işçi, köylü, öğrenci gençliğin yığınsal gücü olmayı hedefiyle; geçmişe ve bugüne bakışı ile yukarıda saydığımız gençlik mücadeleleri tarihine de yeni katkılar yapmaya aday. TÜM İGD adıyla, tüzüğüyle, daha kuruluş aşamasında sağlamış olduğu işçi ve öğrenci gençliğin birliği yaklaşımıyla gençliği; eşitsizlikler, adaletsizlikler karşısında eşitlik ve özgürlük mücadelesine katılmaya çağırmaktadır. Bu ses YÖK’e, harçlara, paralı yemeğe-yurda, her sene binlerce liselinin eğitim yaşamını karartan ÖSS sistemine, cinsel ayrımcılığa, gençliğin metalaştırılmasına, sessizleştirilmesine, kimliksizleştirilmesine karşı bir sestir. Şimdi bu sesi, alanlara, mahallelere, okullara, köylere, kasabalara taşıma zamanı. Şimdi umudumuzu ve gücümüzü büyütme zamanı.