Tarih: Eylül 2007 | Sayı:
İlerici Gençlik Sayı:14
Sansüre Bahane Çok!
Bilgi günümüzün en değerli hazinesi haline geldi. Artık bilgiye özgür bir şekilde ulaşmak, yasalarla da sözde güvence altına alınmış bir haktır. Teknolojiye bağlı olarak bilgi edinme yöntemlerimiz de gelişiyor. Geçmişteki tek elektronik bilgi edinme aracımız radyo iken zamanla televizyon, çağrı cihazı, cep telefonu ve derken internet hayatımıza girdi. Artık dünyanın diğer ucundaki herhangi bir kimseye veya bilgiye dakikalar içinde ulaşabilir hale geldik.
Çok yeni olmasına rağmen internet belli bir kesimin artık vazgeçilmez bir parçası oldu. İnsanlar internet aracılığıyla işlerini daha kolay çözebilir hale geldiler. İnternet işlerimizi kolaylaştıran ve bilgiye ulaşmada kullandığımız önemli bir araç diye düşünürken, geçtiğimiz günlerde çıkan çocuk pornosu gündemiyle internetin çok da masum olmayan bir iletişim yöntemi olduğu ortaya çıktı! Televizyonlarda ve gazetelerde bu konuda birçok haber izletildi, okutuldu. Sanki Türkiye'nin heryeri çocuk pornosu ile sarılmış gibiydi. Birileri sanki birazdan yapacağı manevra için şimdiden ortamı hazırlıyordu. Gelişmişlik düzeyi ne aşamada olursa olsun hiçbir toplumun çocuk pornosuna duyarsız kalamayacağı yalnızca bir gerçektir. Biz teknopolitik ekibi olarak çocuk pornosunun yasaklamalarla çözülemeyeceği kanaatindeyiz. Asıl çözümün, bunun sebeplerinin incelenmesi ve toplumdaki psikolojik sorunların nasıl çözüleceği hakkında uzmanların karar vermesidir.
Ne yazık ki pornogrofi internetten önce büyük paraların döndüğü bir sektördü. Uzak doğu ülkeleri ise bu sektörün merkezi olarak belirlenmişti. Kendine kurban olarak Uzakdoğu'yu seçen kapitalistler, şimdi internetin mesafe tanımama özelliğinden dolayı bu görüntülerle burun buruna gelmiş oldular. Devlet büyüklerimiz (!) de bu durumu bahane ederek interneti kontrol altına almaya çalışıyorlar.
İnternet yapısı gereği televizyon ve radyoya oranla daha hareketli ve geniş bir yelpazeye sahip. Televizyon ve radyoda koltuğumuza oturuyor ve bizim için hazırlanmış olan bilgiyi alıyoruz. Bu bilgiye ulaşmak için herhangi bir araştırmaya girmemize gerek yok. Yani edilgeniz. Bilginin doğruluğu tamamen hazırlayanların ve bu bilgiyi kontrol eden kurumların elinde. Bir de bilgiyi bize sunan ve kontrol eden kurumlar aynı gücün elinde olunca artık bu bilgi, bilgi olmaktan çıkıp dikte haline geliyor. Bu şekilde bize ulaştırılan bilgi, egemen gücün işine gelmiyorsa ya yanlış bir şekilde aktarılıyor ya da hiç aktarılmıyor.
İnternet, ise bu anlamda daha farklı. Bir kere yayın organlarının tamamı egemen güçlerin elinde değil. Çünkü internette kendi fikrini duyurmak neredeyse ücretsiz, basında olduğu gibi sesinizi her yere ulaştırabilmek için büyük sermayelere sahip olmanız gerekmiyor. Herkesin fikrini korkusuz bir şekilde ifade edebileceği ortamlar da mevcut. Kontrol mekanizması ise radyo ve televizyona göre çok farklı. Ortaya atılan haber doğru, taraflı veya tamamen yanlış olabilir. Doğruluğunu kontrol etmek ise haberi okuyan kişiye ait. Radyo ve televizyonla kıyaslanamayacak oranda çeşitlilik barındırıyor internet. Yani kendi içlerinde mukayese etme imkanınız mevcut. Televizyon ve radyonun tam tersi olarak edilgen değil etken bir yapıya sahip oluyorsunuz internet başında. Tabi bu durum araştıran, soran, sorgulayan beyinlerin doğruyu bulmasına sebep oluyor. Egemen güçlerin de bu durumdan hoşnutsuz olacağı çok aşikar.
Egemenlerin bir şekilde muhaliflerin sesinin halka yayılmasını engellemeleri gerekiyor. Bu nedenle muhalif yazarları gazetelerden uzak tutuyor, sistem karşıtı müzisyenlerin şarkılarını ya toplatıyor ya da yayınlanmasına izin vermiyorlar. Ama internetin özgürlükçü ortamından dolayı egemen güçler kendilerine bir kalkan oluşturmakta zorlanıyorlar. İşte tam da bu günlerde bir avuç insanı temsil eden çocuk pornografisi de abartılarak internetin önüne demir parmaklıklar koyulmaya çalışılıyor. 1980'lerde kitap yakan zihniyet aynı tavrı sergileyerek internet sitelerini engellemeye hazırlanıyor. Çocuk pornografisini engelleme bahanesiyle sesini duyurmaya çalışan muhalifleri kontrol altına almaya çalışıyorlar.
Daha şimdiden birçok ilerici kurumun internet sitesine yönelik engellemeler başladı. Sistem yine toplumun duyarlı olduğu bir alanı kullanarak hedef şaşırtıyor ve bu bahane ile ilerici kurumlara saldırıyor.
İlerici Gençlik sitesinin teknopolitik köşesinde bu konuda her zaman yararlanabileceğiniz teknik bilgileri bulabilirsiniz.
Çok yeni olmasına rağmen internet belli bir kesimin artık vazgeçilmez bir parçası oldu. İnsanlar internet aracılığıyla işlerini daha kolay çözebilir hale geldiler. İnternet işlerimizi kolaylaştıran ve bilgiye ulaşmada kullandığımız önemli bir araç diye düşünürken, geçtiğimiz günlerde çıkan çocuk pornosu gündemiyle internetin çok da masum olmayan bir iletişim yöntemi olduğu ortaya çıktı! Televizyonlarda ve gazetelerde bu konuda birçok haber izletildi, okutuldu. Sanki Türkiye'nin heryeri çocuk pornosu ile sarılmış gibiydi. Birileri sanki birazdan yapacağı manevra için şimdiden ortamı hazırlıyordu. Gelişmişlik düzeyi ne aşamada olursa olsun hiçbir toplumun çocuk pornosuna duyarsız kalamayacağı yalnızca bir gerçektir. Biz teknopolitik ekibi olarak çocuk pornosunun yasaklamalarla çözülemeyeceği kanaatindeyiz. Asıl çözümün, bunun sebeplerinin incelenmesi ve toplumdaki psikolojik sorunların nasıl çözüleceği hakkında uzmanların karar vermesidir.
Ne yazık ki pornogrofi internetten önce büyük paraların döndüğü bir sektördü. Uzak doğu ülkeleri ise bu sektörün merkezi olarak belirlenmişti. Kendine kurban olarak Uzakdoğu'yu seçen kapitalistler, şimdi internetin mesafe tanımama özelliğinden dolayı bu görüntülerle burun buruna gelmiş oldular. Devlet büyüklerimiz (!) de bu durumu bahane ederek interneti kontrol altına almaya çalışıyorlar.
İnternet yapısı gereği televizyon ve radyoya oranla daha hareketli ve geniş bir yelpazeye sahip. Televizyon ve radyoda koltuğumuza oturuyor ve bizim için hazırlanmış olan bilgiyi alıyoruz. Bu bilgiye ulaşmak için herhangi bir araştırmaya girmemize gerek yok. Yani edilgeniz. Bilginin doğruluğu tamamen hazırlayanların ve bu bilgiyi kontrol eden kurumların elinde. Bir de bilgiyi bize sunan ve kontrol eden kurumlar aynı gücün elinde olunca artık bu bilgi, bilgi olmaktan çıkıp dikte haline geliyor. Bu şekilde bize ulaştırılan bilgi, egemen gücün işine gelmiyorsa ya yanlış bir şekilde aktarılıyor ya da hiç aktarılmıyor.
İnternet, ise bu anlamda daha farklı. Bir kere yayın organlarının tamamı egemen güçlerin elinde değil. Çünkü internette kendi fikrini duyurmak neredeyse ücretsiz, basında olduğu gibi sesinizi her yere ulaştırabilmek için büyük sermayelere sahip olmanız gerekmiyor. Herkesin fikrini korkusuz bir şekilde ifade edebileceği ortamlar da mevcut. Kontrol mekanizması ise radyo ve televizyona göre çok farklı. Ortaya atılan haber doğru, taraflı veya tamamen yanlış olabilir. Doğruluğunu kontrol etmek ise haberi okuyan kişiye ait. Radyo ve televizyonla kıyaslanamayacak oranda çeşitlilik barındırıyor internet. Yani kendi içlerinde mukayese etme imkanınız mevcut. Televizyon ve radyonun tam tersi olarak edilgen değil etken bir yapıya sahip oluyorsunuz internet başında. Tabi bu durum araştıran, soran, sorgulayan beyinlerin doğruyu bulmasına sebep oluyor. Egemen güçlerin de bu durumdan hoşnutsuz olacağı çok aşikar.
Egemenlerin bir şekilde muhaliflerin sesinin halka yayılmasını engellemeleri gerekiyor. Bu nedenle muhalif yazarları gazetelerden uzak tutuyor, sistem karşıtı müzisyenlerin şarkılarını ya toplatıyor ya da yayınlanmasına izin vermiyorlar. Ama internetin özgürlükçü ortamından dolayı egemen güçler kendilerine bir kalkan oluşturmakta zorlanıyorlar. İşte tam da bu günlerde bir avuç insanı temsil eden çocuk pornografisi de abartılarak internetin önüne demir parmaklıklar koyulmaya çalışılıyor. 1980'lerde kitap yakan zihniyet aynı tavrı sergileyerek internet sitelerini engellemeye hazırlanıyor. Çocuk pornografisini engelleme bahanesiyle sesini duyurmaya çalışan muhalifleri kontrol altına almaya çalışıyorlar.
Daha şimdiden birçok ilerici kurumun internet sitesine yönelik engellemeler başladı. Sistem yine toplumun duyarlı olduğu bir alanı kullanarak hedef şaşırtıyor ve bu bahane ile ilerici kurumlara saldırıyor.
İlerici Gençlik sitesinin teknopolitik köşesinde bu konuda her zaman yararlanabileceğiniz teknik bilgileri bulabilirsiniz.